Farsça öğrenelim, güzel konuşalım - 61
Hatırlanacağı üzere bir önceki dersimizde Muhammed, sınıf arkadaşlarından Saman ile Urumiye göletini konuşuyordu.
Saman arkadaşı Muhammed’e Urumiye göletinin güzel iklimi ve göçmen kuşları ve yeşil doğasından söz ediyor. Muhammed de Urumiye’ye gitmeye ilgi duymaya başlıyor ve bu güzel göleti yakından görmek istiyor. Neyse ki İran’da seyahat etmek pek fazla masraflı olmuyor ve insan az bir bedel karşılığında İran’ın güzel ve turistik yerlerini gezebiliyor.
Muhammed Saman’dan seyahat ajentalarını soruyor ve sohbetleri böylece devam ediyor.
Şimdi bugünkü dersimizin ilk diyaloğunu dinleyelim. Ama önce her derste olduğu gibi ilkin diyaloglarda geçen kelimeleri gözden geçirelim ve tekrarlayalım.
آژانس ایرانگردی İran’a seyahat acentası - آژانس ها acentalar -
من می توانم بروم ben gidebilirim - مسافر yolcu (turist) – مسافران yolcular (turistler) - ایرانی İranlı - ایرانی ها İranlılar – خارجی yabancı - خارجی ها yabancılar – زیادی birçok – هر سال her yıl - دریاچه ارومیه Urumiye göleti - آنها می آیند onlar gelir –
دیدن görmek – مناظر manzaralar - مناظر زیبا güzel manzaralar - آنها می روند onlar gidiyor – استفاده istifade (yararlanma) - آب شور tuzlu su – بیماری hastalık –
بیماری ها hastalıklar – مختلف çeşitli – مفید faydalı – آنجا ora – هتل hotel –
هتل ها hoteller - کنار kenar - کنار دریاچه göletin kenarı - پر dolu – تابستان Yaz –
چه چیز؟ ne gibi? – دیگر başka - او دارد onun var – چند birkaç - جزیره ada –
جزیره ها adalar - ما می توانیم برویم biz gidebiliriz – بعضی bazı – روستا köy –
وجود دارد vardır - هیچ کس hiç kimse - زندگی نمی کند yaşamaz –
من دوست دارم ببینم ben görmek istiyorum – تعطیلات tatil – بیا gel – دور uzak –
قطار tren – اتوبوس otobüs – هواپیما uçak - تو می توانی بیایی sen gelebilirsin –
من شاید بیایم ben belki gelirim – تنها yalnız – خانه ev - بزرگ büyük –
ما مهمان داریم bizim misafirimiz vardır - خیلی متشکرم çok teşekkür ederim –
همه ایرانیها tüm İranlılar - مهربان mihriban –
توجه کنید : من می روم - من می توانم بروم - ما می رویم - ما می توانیم برویم - من می بینم - من دوست دارم ببینم - تو می آیی - تو می توانی بیایی - من می آیم - من شاید بیایم
Dikkat: ben gidiyorum – ben gidebilirim – biz gidiyoruz – biz gidebiliriz – ben görüyorum – ben görmek istiyorum – sen geliyorsun – sen gelebilirsin – ben gelirim – ben belki gelirim
Kelimeleri not alıp tekrarladığınızı umuyorum. Şimdi dersimizin diyaloğunu dinleyin ve tekrarlayın.
محمد - آیا می توانم با آژانس های ایرانگردی به ارومیه بروم ؟
Muhammed: Acaba İran’a seyahat acentaları ile Urumiye’ye gidebilir miyim?
سامان - بله . مسافران ایرانی و خارجی زیادی هر سال به دریاچه ی ارومیه می آیند .
Saman: Evet. Her yıl birçok İranlı ve yabancı turist Urumiye göletine geliyor.
محمد - آنها برای چه به آنجا می روند ؟
Muhammed: Onlar niçin oraya gidiyor?
سامان - آنها برای دیدن مناظر زیبا و استفاده از آب شور دریاچه ، به آنجا می روند . این آب برای درمان بیماریهای مختلف مفید است .
Saman: Onlar güzel manzaraları görmek ve göletin tuzlu suyundan yararlanmak için oraya gidiyor. Bu su çeşitli hastalıkların tedavisinde faydalıdır.
محمد - پس مسافران از آب شور دریاچه استفاده می کنند .
Muhammed: Demek turistler göletin tuzlu suyundan yararlanıyor.
سامان - بله . در تابستان هتلهای کنار دریاچه پر از مسافران ایرانی و خارجی است .
Saman: Evet. Yazın göletin kenarındaki hoteller İranlı ve yabancı turistlerle doluyor.
محمد - این دریاچه چه چیز جالب دیگری دارد ؟
Muhammed: Bu göletin başka ne gibi ilginç şeyi vardır?
سامان - این دریاچه چند جزیره ی بسیار زیبا دارد .
Saman: Bu göletin bir kaç güzel adası vardır.
محمد - می توانیم به آن جزیره ها برویم ؟
Muhammed: Bu adalara gidebilir miyiz?
سامان - بله . در بعضی جزیره ها چند روستا وجود دارد و در بعضی جزیره ها هیچ کس زندگی نمی کند .
Saman: Evet. Bazı adalarda bir kaç köy vardır ve bazı adalarda hiç kimse yaşamaz.
محمد - خیلی دوست دارم آنجا را ببینم .
Muhammed: Orayı görmeyi çok istiyorum.
سامان - در تعطیلات تابستان به ارومیه بیا . با قطار و اتوبوس یا هواپیما می توانی بیایی .
Saman: Yaz tatilinde Urumiye’ye gel. Tren ve otobüs veya uçakla gelebilirsin.
محمد - شاید با دوستم بیایم . شاید تنها بیایم .
Muhammed: Belki arkadaşımla gelirim. Belki yalnız gelirim.
سامان - به خانه ی ما بیا . خانه ی ما بزرگ است و ما همیشه در تابستان مهمان داریم .
Saman: Bizim eve gel. Bizim ev büyüktür ve biz yazın her zaman misafirimiz vardır.
محمد - خیلی متشکرم . همه ایرانیها مهربان هستند .
Muhammed: Çok teşekkür ederim. Tüm İranlılar mihribandır.
Şimdi bir kez daha aynı diyaloğu bu kez tercümesiz dinleyin ve tekrarlayın.
محمد - آیا می توانم با آژانس های ایرانگردی به ارومیه بروم ؟
سامان - بله . مسافران ایرانی و خارجی زیادی هر سال به دریاچه ی ارومیه می آیند .
محمد - آنها برای چه به آنجا می روند ؟
سامان - آنها برای دیدن مناظر زیبا و استفاده از آب شور دریاچه ، به آنجا می روند . این آب برای درمان بیماریهای مختلف مفید است .
محمد - پس مسافران از آب شور دریاچه استفاده می کنند .
سامان - بله . در تابستان هتلهای کنار دریاچه پر از مسافران ایرانی و خارجی است .
محمد - این دریاچه چه چیز جالب دیگری دارد ؟
سامان - این دریاچه چند جزیره ی بسیار زیبا دارد .
محمد - می توانیم به آن جزیره ها برویم ؟
سامان - بله . در بعضی جزیره ها چند روستا وجود دارد و در بعضی جزیره ها هیچ کس زندگی نمی کند .
محمد - خیلی دوست دارم آنجا را ببینم .
سامان - در تعطیلات تابستان به ارومیه بیا . با قطار و اتوبوس یا هواپیما می توانی بیایی .
محمد - شاید با دوستم بیایم . شاید تنها بیایم .
سامان - به خانه ی ما بیا . خانه ی ما بزرگ است و ما همیشه در تابستان مهمان داریم .
محمد - خیلی متشکرم . همه ایرانیها مهربان هستند .
Muhammed ve Saman İran’ın batısı ve burada yaşayan insanların hakkında da sohbet ediyor. Saman yöre halkının anadili Türkçe olduğunu, ancak Farsça da konuştuklarını belirtiyor. İran’ın batısının doğası daha çok dağlıktır ve tarım ve besicilik, yöre halkının en önemli uğraşları sayılır. Saman Muhammed’den Urumiye’ye gelmesini ve bir kaç gün ona ve ailesine misafir olmasını istiyor. Muhammed bu davete çok seviniyor ve teşekkür ediyor. Umarız siz de bir gün İran’a gelir ve güzel doğasını yakından izlersiniz.