Mayıs 06, 2017 07:19 Europe/Istanbul
  • Cumhurbaşkanlığı Seçimleri - 14

İran İslam Cumhuriyeti nizamı referandumla kurulan bir nizamdır ve buna göre de tüm yetkililer doğrudan veya dolaylı bir şekilde halkın özgürce katıldığı seçimlerde kullandıkları oylarla belirlenir. Bu yüzden İran milletinin son 34 seçimde katılım oranı hem iç ve hem dış arenalarda büyük önem arz etmiştir.

Dini demokrasi temeline dayanan İran nizamında halkın istek ve iradesi özel şanı ve konumu söz konusudur ve İslam Cumhuriyeti nizamının kuruluşu ve sürkeliliğinde etkili olmuştur. İran İslam Cumhuriyeti nizamında halk seçimini yapar ve kararını verir ve ülkenin yönetim kaderini seçdikleri adayların üzerinde kendi elinde tutar.

Milletin İslamî İran nizamında ifa ettiği rolü, çeşitli seçimlerde katılım oranını dünya kamuoyunun ilgisine yerleştirmiştir.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’nin belirttiği üzere halk kesimleri, adaylar, hükümet ve tüm yetkililer seçimlerin kıymetini bilmeleri gerekir, zira geniş katılımlı ve coşkulu ve sağlıklı ve güvenli seçim, İslam Cumhuriyeti nizamının en güçlü dayanağıdır ve bu nizamı her açıdan korur.

Gerçekte İran milletinin seçimlere katılım oranı, İslam nizamın uluslararası arenalarda siyasi güç ve iktidarını arttırmakla beraber bu nizamın makbuliyetini de arttıracaktır. Buna göre önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimleri, İslamî kent ve köy konseyleri seçimleri ve İslamî şura meclisi ara seçimleri bir nevi milletin İslamî nizamda gücünün göstergesidir. Seçimler İslamî nizamın siyaset arenasında halkın gerçek varlığı ve katılımının en somut örneğidir ve bu geniş katılım ve kendi kaderini ve İslamî nizamın kaderini belirmekte rol ifa etmek, zorbalara verilecek en güçlü ve en ezici cevaptır.

Image Caption

İran İslam Cumhuriyeti anayasasına göre İran’da dört çeşit seçim düzenlenir. İran milleti anayasa çerçevesinde bilgeler meclisinde temsilcilerini seçer. İran milleti ayrıca ülkenin ihtiyaç duyduğu yasaları anayasa ve nizamın genel politikaları çerçevesinde çıkarmak ve halkın çıkarlarını korumakla görevli olan İslamî şura meclisi milletvekillerini seçer.

Üçüncü ve aynı zamanda en önemli seçim, cumhurbaşkanlığı seçimleridir. İran milleti bu seçime katılarak ülkenin yürütme yetkisini dört yıllık bir süre için seçtiği cumhurbaşkanına verir.

Dördüncü seçimler halkın yerel yönetimlerini ilgilendiren İslamî kent ve köy konseyleri seçimleridir.

İran’da yaklaşık iki hafta sonra 12. Dönem cumhurbaşkanlığı seçimleri ile birlikte 5. Dönem İslamî kent ve köy konseyleri seçimleri ve İslamî şura meclisi ara seçimleri düzenleniyor.

Image Caption

Siyaset meseleleri uzmanı ve üniversite öğretim üyesi Dr. Hanizade şöyle diyor:

Kuşkusuz İran İslam Cumhuriyeti İslam inkılabı zafere kavuştuğu ilk günden itibaren halkın oylarına fevkalade önem vermiş ve vermektedir. Zira İran İslam Cumhuriyeti anayasası halkı bu nizamda gücün esas sahipleri biliyor ve hiç kimsenin bu gücü halkın elinde almaya hakkı bulunmuyor. Rahmetli İmam Humeyni –ks– halkın oylarına saygı yönünde sürekli vurgu yapardı. Hiç kimse halkın oylarını kazanmak için kendisini halka dayatamaz. Zira İran İslam Cumhuriyeti nizamı bölgede ve hatta dünyada ilk dini demokrasi örneği olan bir devlet olarak halkın oylarına fevkalade önem veriyor ve gerçekte İran İslam Cumhuriyeti nizamında siyasi güç konusunda halk en anahtar rolü ifa ediyor ve gerçekte İslam Cumhuriyeti nizamının sürekliliği halkın seçimlere, ister cumhurbaşkanlığı seçimler, ister meclis seçimleri ister kent ve köy seçimleri olsun, katılımına bağlıdır. Nitekim halkın seçimlere katılımı milli egemenlik hakkı ve kaderini belirleme hakkının gerçekleşmesi şeklinde telakki edildiğinden, bu yüzden her seçimde her türlü siyasi eğilim veya kanatların mücadelesinden bağımsız olarak halkın seçimlere ülkenin güç yapısını oluşturan temel unsur olarak katılımı İslam inkılabına ve İslam Cumhuriyeti nizamına ve dini demokrasiye yeni bir coşku ve şevk kazandıracağı kesindir.

İran’da şimdiye kadar anayasada belirtilen 4 seçim modeli çerçevesinde şimdiye kadar 34 seçim düzenlenmiş ve her defasında halkın seçimlere katılım oranı başka ülkelerce rasat edilmiştir. Ancak he defasında da İran milletinin katılım oranı diğer ülkelere kıyasla daha yüksek olmuştur. Son 34 seçimde İran milletinin seçimlere katılım oranı ortalama %65’in üzerinde olmuştur. İran’da 1980’de, yani İslam inkılabı zafere kavuştuktan bir yıl sonra düzenlenen ilk cumhurbaşkanlığı seçimlerinde seçimlere katılım oranı %67.42 düzeyinde oldu. Üçüncü dönem cumhurbaşkanlığı seçimleri ise Ekim 1981’de düzenlendi. Bu seçimlere katılım oranı %74.26 oldu. Yine bu dönemde katılım oranı cumhurbaşkanlığı seçimleri arasında şimdiye kadar en yüksek oran oldu.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bu seçimlerde %95’in üzerinde oy kazanarak en yüksek oy oranını kazanan Cumhurbaşkanı oldu.

Dördüncü dönem cumhurbaşkanlığı seçimleri Ağustos 1985’te düzenlendi. Bu dönemde katılım oranı %54.78 düzeyinde oldu. Beşinci, altıncı, yedinci, sekizinci ve dokuzuncu dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerine de halkın katılım oranı sırasıyla %54.59, %50.66, %79.93, %66.77 ve %59.76 düzeyinde gerçekleşti.

Geçmiş dönemlerde düzenlenen seçimlere %85’lik katılım oranları da yaşandı.

İran’da 10. Dönem cumhurbaşkanlığı seçimleri 2009 yılında düzenlendi ki bu dönemde halkın katılım oranı %84.83 oldu. Bu katılım 1979 yılında düzenlenen nizamın mahiyeti ile ilgili referandumda yaşanan %98’lik katılım oranından sonra İran seçim tarihinde en yüksek katılım oranı oldu.

2013 yılında düzenlenen 11. Dönem cumhurbaşkanlığı seçimlerine ise katılım oranı %72.94 düzeyinde gerçekleşti.

Gerçekte İran milletinin her seçimde gerçekleştirdiği katılım oranı Ortadoğu bölgesinde ve hatta dünya genelinde eşsizdir. İran milletinin hamaset boyutunda seçimlere katılması ve siyasi kaderlerine ortak olması İslam Cumhuriyeti nizamının makbuliyetinin işaretidir. Nitekim halkın geniş katılımı nizamı düşman komplolarına karşı koruyan stratejik bir birikimdir. Bu yüzden bugün İran milletinin seçimlere katılım oranı nizamın iktidarının en güçlü bileşenine dönüşmüştür. Bir başka ifade ile seçimlere azami katılım İran milletine ve devletine güvenlik ve iktidar gibi iki önemli getirisi vardır.