Ocak 01, 2019 11:46 Europe/Istanbul

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bir çok kez düşmanların iktisadi komplolarını ve İran’a baskıları arttırmak ve yaptırımları dayatmakla ulaşmak istedikleri hedeflerini hatırlatarak ülke ekonomisinin altyapılarının takviye edilmesinin zaruretine ve bu alanda harekete geçilmesine vurgu yaptı.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bu bağlamda ülkenin orta ve uzun vadeli stratejilerini her yeni yılı “iktisadi cihat yılı” ve “milli üretime ve yerli ürünlere destek yılı” gibi adlarla adlandırarak gerçekte direniş ekonomisi modelinin şekillenme yolunu belirlemiştir.

Bu arada son kırk yılın deneyimleri düşmanın amacı, halka ekonomik baskı uygulamak ve onları İslamî nizama karşı soğutmak olduğu da belirtilmelidir.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei düşmanların bu yöndeki propaganda planlarını şöyle açıklıyor:

Düşman geniş çaplı propagandaların ülkenin geçim sıkıntılarını ve iktisadi sorunlarını İslamî nizamın sebebiyet verdiği sorunlar olduğunu göstermeye ve böylece İslam Cumhuriyeti nizamı halkın geçimine ve iktisadi sorunlarına çare bulamadığını telkin etmeye çalışıyor.

Oysa bu telkinler, İran İslam Cumhuriyeti nizamı düşmanların tüm iktisadi baskıları ve yaptırımlarına rağmen halka büyük ve değerli hizmetler sunduğu halde gündeme getiriliyor.

Buna karşın unutmamak gerekir ki İran milletinin düşmanları nizamı ekonomik krizlerin üzerinden yıkma üzerinde yatırım yapmaya çalışıyor.

Düşmanların bu bağlamda stratejileri ülkenin zayıf yönlerini tespit etmek ve İran’ın ilerlemesinin yolunda türlü yaptırımlarla engelleri arttırmak ve İran milletini ve nizamı geçim meseleleri ile uğraştırmak ve nizamı altyapı çalışmalarından uzaklaştırmaktır, ki bu da nizama yönelik ciddi bir tehdit sayılır. Bu konuda Amerika’nın İran’ın petrol ihracatını engellemek ve böylece döviz gelirinin yolunu tıkamayı örnek vermek mümkün.

Amerikalı yetkililer Bercam nükleer anlaşmasından çekildikten sonra İran’dan petrol satın alan ülkelere baskı uygulayarak İran’a dayattıkları tek yanlı yaptırımları dünya petrol piyasalarına kadar yaymaya çalışıyorlar.

Amerika Başkanı Donald Trump 8 Mayıs 2018’de İran İslam Cumhuriyeti’ne yönelik bir dizi mesnetsiz iddiaları tekrarladıktan sonra Bercam nükleer anlaşmasından çekildiğini ve nükleer yaptırımları yeniden uygulayacağını açıkladı. Amerika Başkanı Trump Bercam nükleer anlaşmasından çekildikten sonra müttefiklerinden de İran’a dayattığı iktisadi yaptırımların bir parçası olarak İran’dan ham petrol ithal etmeyi durdurmalarını istedi.

Ancak Amerika yönetiminin İran’ın petrol sektörüne ve satışına dayattığı yaptırımlarda başarılı olması, petrol üreten ülkelerin izleyecekleri politikaya ve İran petrolünün büyük alıcılarının tepkisine bağlıdır. Gerçi hali hazırda bu iki etkenin hiç biri Amerika’nın istediği doğrultuda olmadığı belirtilmelidir.

Ancak İran İslam Cumhuriyeti’nin amacı Amerika’nın petrol alanında dayattığı yaptırımlarla geçici mücadelenin çok ötesinde bir amaç olduğu belirtilmelidir.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei şimdiye kadar bir çok kez beyanatında yaptığı uyarılarda vurguladığı üzere bu tür sorunlar köklü bir şekilde bertaraf edilmediği takdirde iktisadi sorunların tesirleri uzun süreli ve çok yıkıcı olabilir.

Gerçekte iktisadi altyapılara uzun vadeli bakış, iktisadi ve bilimsel tezlere dayanan bir konudur. Bu açıdan bakıldığında direniş ekonomisinin üç temel ilkesi olduğu söylenebilir. Bunlar genel ekonomi çerçeveleri, devletin rolünün belirlenmesi ve piyasa ve toplumun sorumluluklarıdır.

İktisadi teorik tanımlara göre ekonomik tahammül, bir ülkeyi şokların menfi tesirlerine karşı dirençli hale getiren ve kendini bulmasına yardımcı olan siyaset adamları ve iktisadi aktörlerin uygulamalarından ibarettir. Yine bir ülkeyi müspet şoklardan en iyi şekilde yararlanma imkanı sağlayan uygulamalar da iktisadi tahammülle sonuçlanabilir.

Briguglio bu kavramı, yani iktisadi tahammül kavramını küçük ve gelişmekte olan ülkelerde araştırmış ve bu tanım, başka ülkelere kıyasla iktisadi açıdan yüksek düzeyde açık olmak, ürünlerden kısıtlı bir miktarının ihracatına bağımlı olmak, özellikle enerji ve ithalatın alternatifi olmakta kısıtlama söz konusu olan sanayi ürünleri başta olmak üzere stratejik ithalata bağımlı olmak, inziva ve iktisadi teamülleri ada çerçeveli olmak gibi durumları kapsadığını belirtmiştir.

Buna göre iktisadi tahammül, içten ve dıştan ekonomiye gelen şoklara ve menfi etkilere karşı direnmek üzere bir ekonomide politika üretme ve uygulama gücü ve iktisadi kaynaklar ve kapasitelerden doğru ve yerinde kullanma ve yararlanmadan ibarettir. Dolaysıyla bu tanımda da belirtildiği üzere, iktisadi tahammül, şoklara karşı direnmek ve iktisadi iç kapasiteleri harekete geçirebilmektir.

İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei bu bağlamda ekonomi uzmanlarının ülkenin iktisadi sorunlarında esas düğümü üretimde durgunluk ve işsizlikte gördüklerine işaret ederek şöyle diyor:

Tam bir görüş olan direniş ekonomisi politikalarında bu sorunların çözümleri beyan edilmiştir, ancak direniş ekonomisinin çeşitli bölümleri için belli bir takvim belirlenmesi ve her zaman diliminde çözüm yollarının belli bir bölümü üzerinde odaklanılması gerekir.

İran İslam Cumhuriyeti anayasasının 44. maddesiyle ilgili genel politikalar ve direniş ekonomisinin elzemleri ve stratejileri, İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamanei’nin üzerinde durduğu ve vurgu yaptığı bir konu olmakla beraber, direniş ekonomisinin gerçekleşmesi için gerekli olan altyapıların bir bölümü sayılır. Bu politikaların çerçevesinde devlet ekonomisi küçülmesi ve buna paralel olarak halkın ekonomiyi yönetmekle rolü daha koyu hale gelmesi gerekir.