Haziran 28, 2021 07:48 Europe/Istanbul

Bu bölümde beyin ve sinir bozuklukları ile ilgili konuşacağız.

Sağlık Bülteni isimli seri sohbetimizde, sizi, çeşitli hastalıklar, bu hastalıkları önleme ve tedavi etme yöntemleri, ayrıca beslenme ve egzersizin sağlığın korunmasındaki önemi hakkında bilgilendirmeye çalışıyoruz. Bu programda verilen bilgiler sevdiklerinizin farkındalığını  arttırmak amaçlıdır ve tıbbi incelemelerin ve tavsiyelerin yerini alamaz.

Beyin ve sinirler, insan vücudunun en hassas parçalarından sayılırlar.  Bu iki önemli organ, özel sorunlar yaşayabilirler. Bu sorunlar diğer organlardan etkilenerek ortaya çıkabilir.  Sinir sistemi uzmanları  birçok beyin içi hastalığının  kişilerin ruhsal durumlarından ve koşullarından kaynaklandığını düşünüyor.   Bu hastalıkların geniş bir yelpazeyi kapsamasından dolayı  her bölümde  farklı farklı hastalıklar, sebepleri ve tedavi yöntemleri ile ilgili konuşacağız.

Beyin krizi ya da inme   beynin belli bir bölümüne kan akışının azaldığını veya kesildiği sırada  yaşanan  bir durumdur.  Bu sırada  beyin dokuları  oksijen ve besleyici maddelerden yoksun kalır ve bir kaç dakika içerisinde  beyin hücreleri ölmeye başlar.  Böylece inme olayının gerçekleştiği söylenir.  Bu sağlık sorunu  ciddi belirtileri olabilir. Hatta  sürekli sorunlara ve ölüme bile neden olabilir.   Bu yüzden bu durum acil bir durum sayılır.  Bu sırada  acil olan husus  tedavi görmektir.  Çünkü  acil müdahaleler  beyine hasar oranını ve potansiyel etkilerini azaltabilir. 

Geçici iskemik atak, iskemik inme ve hemorajik inme üç ana inme türüdür. İnmelerin yüzde 87'sinin iskemik olduğu tahmin edilmektedir. Doktorlar, geçici bir iskemik atak  olarak bilinen TIA'yı büyük bir inmenin uyarı işareti olarak görürler. Beyne giden kan akışını geçici olarak kesintiye uğratan herhangi bir şey iskemik atağa neden olabilir. Geçici iskemik inmenin en önemli nedenlerinden biri kan pıhtısıdır. Kan pıhtısı kan dolaşımı sistemi aracılığı ile beyne gittiğinde iskemik inme meydana gelir. 

İskemik inmenin nedenleri bir tür embolizm olabilir, yani bir kan pıhtısı vücudunuzun başka bir bölümünden beyninize geçebilir. Hemorajik inmenin nedenleri, beyindeki bir kan damarı yırtıldığında ortaya çıkan beyindeki kanamaya bağlıdır. Bu, zayıflamış bir arterin yırtılması ve çevredeki beyin dokusuna zarar vermesi nedeniyle oluşur. Bu kanamanın yarattığı basınç beyin hücrelerini yok eder ve hasarlı dokular meydana getirir.Bu hasarlı dokular ise düzgün çalışamaz hale gelir. 

İnmenin belirtileri  ve semptomları geniş çaplıdır ve ciddiye de alınması gerekir. Genellikle vücudun bir tarafında yüz, el veya ayaklarda zayıflık, felç veya ani uyuşma  bu belirtiler arasında yer almaktadır. Konuşma bozukluğu veya hatta konuşamama, ani görme yetisi kaybı ve görme sorunları veya baş dönmesi, dengesizlik, vücut hareketlerini koordine etmede güçlük çekme bu semptomlardan diğerleridir. Boyun tutulması, yüz ağrısı, gözler arasında ağrı, kusma veya bilinç kaybı da bu belirtilere eşlik edebilecek belirtilerdir.  Kafa karışıklığı veya hafıza kaybı, uzamsal algı sorunları veya zihinsel sorunları anlamada zorluk çekme , ani odaklanamama sorunu, ani baş dönmesi veya bir veya iki gözde koordinasyon kaybı ve bulanık görme diğer az görülen semptomlardan bazılarıdır. Değişik ve geniş yelpazeli görünse bile inmenin herhangi bir belirti veya semptomunu fark ederseniz, belirti ve semptomları kontrol etmek için hemen bir uzmana görünün.

Birçok faktör inme riskini artırabilir. Kimi belirtiler ise kalp krizi riskini de artırabilir. Fazla kilo veya obezite, fiziksel hareketsizlik, alkol tüketimi, kokain ve metamfetamin gibi uyuşturucu kullanımı, 80/120 mm cıva üzerinde kan basıncı, sigara içmek, yüksek kolesterol, diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, kişisel veya ailevi inme geçmişi de‌ inme, kalp krizi veya geçici iskemik atak riskini arttırabilir. Ayrıca 55 yaşın üzerindekiler, Afro Amerikan ırkı ve erkek cinsiyete sahip olanlar, daha yüksek inme riskiyle karşı karşıyadırlar. 

İnme, beynin hangi bölgesinin kan akışı ve oksijen almakta sorun yaşadığına bağlı olarak   bazen kalıcı veya sürekli sakatlıklara da yol açabilir. Bazı durumlarda felç veya kas hareket kaybı, konuşma veya yutma güçlüğü, hafıza veya düşünme sorunları, davranış değişikliği ve kendine bakamama ve dağınıklık, duygusal sorunlar, ağrı hissetmeme, uyuşma veya diğer garip duygular ortaya çıkabilir.  İnsanlar felçten sonra sıcaklık değişikliklerine, özellikle soğuğa aşırı duyarlı olabilirler.

İlk adımda, bir uzmanın inme tipini teşhis etmesi lazım. Doktor, kişinin kalp atış hızını ve kan basıncını kontrol etmek için önce hastanın klinik muayenesini yapar. Ayrıca sinir sistemindeki olası hasarı kontrol etmek için bir dizi ön nörolojik test gerçekleştirir. Kan testleri, Bilgisayar Yardımlı taramaları ve MRI'ların gerçekleştirilmesini ister. Karotis ultrasonu , beyin anjiyografisi ve ekokardiyografi de bu hastalığın tanısında diğer özel teşhis yöntemleridir. İnme için acil tedavi, intravenöz kan pıhtılaşmasını önleyen ilaçları tüketmek, doğrudan takılan kan damarına acil  endovasküler cerrahidir.  Ayrıca beyne direkt ilaç verilmesi, kan pıhtılarının stentlerle çıkarılması, anjiyoplasti ve stentleme bu tedavilerden bazılarıdır.

Acil tedaviden sonra hasta bir süre doğrudan ve yakından izlenmeli ve müşahede altında tutulmalıdır. Bundan sonra, kişinin yeteneklerini ve yetilerini geri kazanması ve mümkün olduğunca inmeden önceki bağımsız hayatına dönmesi için çalışmalar devam eder. İnmenin ciddiyeti, zarar gören beynin bölümüne ve doku hasarının miktarına bağlıdır. İnme beynin sağ tarafını etkilemişse vücudun sol tarafının hareketi ve hissi etkilenebilir, tersine beynin sol tarafındaki hasar kişide dil bozukluklarına neden olabilir. İnme geçiren ve hayatta kalan birçok kişi rehabilitasyon çalışmalarına katılmalıdır.

"sinirsel nöbetler" başka bir nörolojik ve beyin sinir bozukluğu sayılır. Beyin, vücuttaki tüm istemli ve istemsiz reaksiyonların kontrol merkezidir. Vücudun bu kısmı, birbirleriyle elektriksel aktivite yoluyla doğal olarak iletişim kuran sinir hücrelerinden oluşur. Nöbetler, beynin bir kısmı veya farklı kısımlarının sıklıkla beynin normal elektriksel işlevini geçici olarak kesintiye uğratan anormal sinyaller aldığında meydana gelir.

Lokalize nöbetler, generalize nöbetler ve ateşli nöbetler dahil olmak üzere birkaç nöbet türü vardır. Bu tür nöbetlerin her biri birkaç kategoriye ayrılmaktadır.  Beynin bir veya daha fazla bölgesinde beynin elektriksel işlevi bozulduğunda lokalize nöbetler meydana gelir. Büyük ölçekte, nöbetler beynin her iki tarafını da etkiler. Nöbet sırasında ve sonrasında kişi bilincini kaybeder. Ancak ateşli tipte nöbetler ateşle ortaya çıkar. Bu nöbetler, 6 ay ile 5 yaş arasındaki çocuklarda daha yaygındır ve bir aile geçmişine dayanmaktadır.  15 dakikadan kısa süren ateşli nöbetler uzun süreli nörolojik etkilere sahip değildir ancak 15 dakikadan fazla süren nöbetler çocukta kalıcı nörolojik değişikliklere neden olabilir.

Nöbetlerin ana nedeni tam olarak net değil, ancak nöbetlere neden olan bazı yaygın nedenleri kısaca gözden geçirmek istiyoruz. Bebeklerde ve yeni yürümeye başlayan çocuklarda görülen yaygın nöbet nedenleri doğum sırası yaralanmaları ve darbeleri, doğuştan gelen sorunlar, ateş ve enfeksiyon ve vücutta kimyasal veya metabolik bozukluklardır. Ancak çocuklarda, ergenlerde ve yetişkinlerde en yaygın nedenler alkol veya uyuşturucu kullanımı, yaralanma veya kafa travması, enfeksiyon, doğumsal hastalıklar, genetik faktörler, ilerleyici beyin hastalığı, Alzheimer hastalığı, felç, beyin tümörü, ilaç kesilmesi ve bazı tetikleyici ilaçların kullanımı ve tüketimi yer alır. 

Hasta, nöbet tipine bağlı olarak değişen derecelerde semptomlara sahip olabilir. Ancak bir nöbetin genel veya uyarı işaretleri arasında gözlerin bir yere dikilmesi, kolların ve bacakların titremesi ve titremeli hareketlerin farklı uzuvlarda görülmesi, vücuttaki krampları ve damar sertliği, bilinç kaybı veya bayılma, solunum sorunları veya rahatsızlıkları, ani ve açıklanamayan düşmeler, mesane kontrolünün kaybı yer alır. Bağırsak kontrolünün kaybı,  seslere veya kelimelere kısa süreli tepkisizlik, sabah uyanırken baş dönmesi, uyuşukluk ve sinirlilik, baş ağrısı ve hızlı göz kırpma da belirtiler arasında yer alır.  Ayrıca nöbet sırasında çürük dudaklarınız ve anormal nefesiniz olabilir.

Nöbetlerin teşhisi, klinik muayene ve tanısal testler yardımı ile yapılır. Muayeneler sırasında doktor hasta ve ailesinin tıbbi kayıtlarını ve geçmişini ele alır ve nöbetlerin oluşumu ile ilgili sorular sorar. Kan tahlili, elektroensefalogramlar (EEG'ler), MRI'lar, bilgisayar yardımcı taramaları veya tomografileri, lomber ponksiyonlar (omurilik testleri) tanı testlerine de baş vurulabilir. Nöbetlerin tedavisinde ilaç, kan ve idrar testleri, elektroensefalogram , vagus sinir uyarımı ve cerrahi  yöntemleri yer almaktadır.