Ocak 15, 2022 16:44 Europe/Istanbul

İran'ın en önemli gelişmelerini irdelediğimiz “Haftanın Bakışı” adlı haftalık bültenimizde sizlerle birlikteyiz. Bugün yine her hafta olduğu gibi İran'ın geçen haftaki en önemli gelişmelerini gözden geçireceğiz. Birlikte dinleyelim.

Bültenimizi geçen hafta İran’la ilgili önemli gelişmelerin ana başlıkları ile açıyoruz.

İslam İnkılabı Lideri'nin 19 Dey Kıyamı dolayısıyla Kum halkı ile görüşmesi 

İran İslam Cumhuriyeti dışişleri bakanının Çin'e gitmesi 

Viyana Görüşmelerinin Devam Etmesi 

Dışişleri bakanının Umman ve Katar ziyareti 

ve Türkmenistan makamların İran ziyareti 

Geçen hafta İran’ın bazı önemli gelişmeleriydi.

Şimdi detaylar.

İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei 19 Dey Kıyamı (9 ocak 1978) yıldönümü dolaysıyla Kum halkıyla video konferans yöntemiyle düzenlenen görüşmede, devrim olaylarının gidişatının analizi şimdiki ve gelecekte konulara bakışta stratejik öneme haiz meselelere değindi.  İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, dün Kum halkının 9 Ocak 1978’de Şah rejimine karşı gerçekleştirdiği tarihi ayaklanmanın 44. yıl dönümü münasebetiyle yaptığı konuşmada, "Kahrolsun Amerika" sloganı atıldığı için istikbarın İslam Cumhuriyeti'ne her daim düşmanlık beslediğini söyleyenlerin bu ifadesine işaret ederek, ABD'nin esasında İslam nizamı ile düşman olduğunu çünkü bu nizamın dinden kaynaklandığını ve milletin dini inançlarının simgesi olduğunu belirtti.

ABD dayatma savaşı sırasında, devrik ve cani diktatör Saddam rejimini desteklemek suretiyle, İran milletine diz çöktürebileceğini zannediyordu. ABD'nin başka bir hesap hatası ise Korgeneral Kasım Süleymani'ye yönelik 3 ocak 2020 tarihinde dönemin başkanı Donald Trump'ın doğrudan talimatıyla gerçekleştirdiği terör eylemiydi. ABD, bu suikast ile direniş hareketini durdurabileceğini düşünüyordu. Beyanatının devamında, ABD’nin farklı dönemlerde İran hakkında yanlış hesaplamalar yaptığına da dikkati çeken Ayetullah Hamanei, “Onlar General Süleymani konusunda da yanlış hesaplama yaptı. Bu şehidin yok edilmesiyle büyük hareketin son bulacağını düşündüler. Fakat bu sene General Süleymani’nin şehadet yıl dönümünde Allah’ın yardımı ile insanların o şehide gösterdiği bağlılıkla büyük hareketin gerçekleştiğini gördük. Düşman, İran İslam Cumhuriyeti'ni doğru değerlendiremiyor. Yanlış kararlar verdiği için başarısız oluyorlar, bundan sonra da emellerine ulaşmayacaktır." ifadelerini kullandı.

Kum halkı ile video konferans görüşmesi gerçekleştiren Ayetullah Hamanei, sözlerine şöyle devam etti:"Şehit Süleymani'nin cenaze töreninde İran milleti kimliğini ve birliğini gösterdi. Şehidin cenazesi Suriye, Lübnan ve Pakistan'a götürülseydi bu olay tekrar yaşanırdı. General Süleymani gibi büyük bir şahsiyetin şehit edilişi bir tehditti ancak milletimiz bu tehdidi fırsata çevirdi." İslam İnkılabı Rehberi dünkü beyanatında bir takım kazanımlar ve gerçeklere işaret etti. Kuşkusuz bu başarıların her biri parlak geleceğin çizilmesinde ve İran milletinin büyük İslam medeniyetini devrimin ikinci adımı çerçevesinde inşa etme hedefine ulaşmasında önemli ve etkin role sahiptir.  Bu bağlamda İslam İnkılabı Rehberi, müstekbir ve zorba düşman karşısında teslim olmamanın devrimin ilkelerinden olduğuna işaretle, bir dönem düşman ile müzakere etmenin onlar karşısında teslim olmak anlamına gelmediğini, nitekim şimdiye kadar teslim olmadığını ve bundan sonra da teslim olmayacağını vurguladı.

İran Dışişleri Bakanı, Çin ziyaretinin sonunda yaptığı açıklamada, "İki taraf, iki ülke arasındaki stratejik işbirliğine ilişkin kapsamlı anlaşmanın (Cuma) gününden itibaren uygulanmaya başladığını duyurmak için bu ziyarette anlaştılar." dedi.  Hüseyin Emir Abdullahiyan, Çin Dışişleri Bakanı ile yaptığı detaylı görüşmenin sonunda şunları söyledi: ''Bu ziyaret sırasında, iki tarafın, iki ülke arasındaki 25 yıllık kapsamlı stratejik ve uzun vadeli işbirliği anlaşmasının uygulanmaya ve işletilmeye başladığını duyurması konusunda mutabık kaldık.''

İran Dışişleri Bakanı, "Gündemdeki diğer konuların yanı sıra, İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'ndan Çin Devlet Başkanı'na 25 yıllık anlaşmanın ve çeşitli bölgesel ve uluslararası sorunların uygulanması için yazılı bir mesajı da getirdik.'' dedi.  Emir Abdullahiyan, yaptırımların kaldırılmasına yönelik Viyana görüşmeleri hakkında detaylı görüşmeler yapıldığını da belirterek, Viyana'daki Çin temsilcisinin Rus temsilci ile birlikte İran İslam Cumhuriyeti'nin nükleer haklarının desteklenmesinde ve yaptırımların kaldırılması konusunda olumlu rol oynadığını sözlerine ekledi. 

Emir Abdullahiyan, ''Batılı tarafların Viyana'daki görüşmeleri takip edeceklerini ve gerçekçi bir bakış açısıyla ve İran halkının hak ve çıkarlarını da yansıtan iyi bir anlaşmaya varmak amacıyla inisiyatif alacaklarını umuyoruz" dedi.

İran dışişleri bakanı,  açıklamasının sonunda şöyle dedi: ''İran İslam Cumhuriyeti, mümkün olan en kısa sürede iyi bir anlaşmaya varılmasını memnuniyetle karşılar, elbette bu durum Batı'ya bağlı.'' 

İran ve Rusya, Çin, İngiltere, Fransa ve Almanya'dan kurulu ülkeler arasındaki 4 artı 1 arasındaki İran'a yönelik ABD yaptırımları ile ilgili Viyana müzakereleri geçen hafta siyasi ve uzmanlar düzeyinde farklı toplantıların düzenlenmesi ile devam etti. Son günlerde heyet başkanları ve uzmanlar düzeyinde görüşmeler Viyana'da devam etti.  Bu bağlamda İran İslam Cumhuriyeti baş müzakerecisi Ali Bakıri  Avrupa Birliği Dış Siyaset başkanı yardımcısı ve Kapsamlı Ortak Eylem Planı-KOEP koordinatörü Enrique Mora ve Rusya müzakereci heyetinin sorumlusu Mihail Ulyanov ile istişarede bulundu. 

Ayrıca Ali Bakıri, İngiltere, Fransa ve Almanya dahil üç Avrupalı ülkenin baş müzakerecileri ile de görüştü.  İran'a yönelik yaptırımların kaldırılması ve tarafların yükümlülüklerini yerine getirmeleri için teminatların doğrulanması ve alınması konusu, son haftalarda taraflar arasında tartışılan en önemli ve hassas konular arasında yer alıyor. Viyana görüşmeleri, İran müzakere heyetinin girişimleri nedeniyle bir miktar ilerleme kaydetti, ancak Biden yönetiminin eski ABD yönetiminin yasadışı eylemlerini telafi etme konusundaki isteksizliği ve azami baskı kampanyasının devam etmesi, ABD'nin ciddiyeti konusunda şüphe uyandırdı ve görüşmeleri uzatacağı tahmin ediliyor. 

Görünen o ki ABD hükümeti, Viyana görüşmeleri hususunda kendi anlatılarını yaymak ve mevcut durumun nedeni olarak Trump yönetimini tanıtmak için bir medya kampanyası başlatmayı planlıyor, ancak unutulmamalıdır ki, Trump yönetimi kanunları çiğneyen bir devlet olarak, her ne kadar ihlalci ve ihlal sürecini başlatan bir yönetim olsa da, KOEP  nükleer anlaşmasının mevcut durumunu şekillendirmede tek taraflı olarak çıkışıyla kilit bir rol oynasa da, ancak Biden hükümeti de mevcut durumdan kendisini sorumlu görmemeye hakkı yoktur.  Ayrıca Biden yönetimi azami baskı politikası ve ABD'nin nükleer anlaşmadan çekilmesini eleştirirken dürüst olduğunu iddia ediyorsa, o zaman Viyana görüşmeleri mevcut yönetime bu politikayı sona erdirme ve yeni bir yaklaşım benimseme fırsatı vermiştir. 

Açıkçası, Viyana'daki İran heyeti, anlaşmanın uygulanmasında Obama yönetiminde olduğu gibi durumu ve Trump yönetiminde olduğu gibi anlaşmadan çekilmeyi önlemek ve  karşı tarafın eylemlerini doğrulama ve gerekli garantileri alma ihtiyacının altını çiziyor.  İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Said Hatipzade bu hususta şöyle bir vurguda bulundu.  "İstikrarlı ve güvenilir bir anlaşma istiyoruz ve bu iki bileşeni olmayan hiçbir anlaşma gündemimizde yok. Amerika Birleşik Devletleri'nin geri dönüşüne doğrulama ve güvenceler eşlik ettiğinden ve herhangi bir geçici anlaşma ile elde edilemeyecek bir yaptırım kaldırma mekanizmasının hayata geçirilmesi gerektiğinden hepimizin emin olması gerekiyor."

İran'ın komşularla ilişkileri geliştirme amacıyla dış ilişkiler alanındaki diyalog hızı artmıştır. Bu sürecin devamında İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan dün üst düzey bir heyet başkanlığında Umman'a gitti. Bakan Emir Abdullahiyan Umman'ın ardından Doha'ya geçerek, Katar yetkilileriyle görüşmelerine devam etti.  Viyana'da İran'a karşı zalimce yaptırımların kaldırılması için Viyana görüşmeleri ciddiyetle takip edildiği ve bazı baskı ve engelleme çabalarına rağmen görüşmelerde somut ilerlemeler kaydedildiği bir sırada Bakan Emir Abdullahiyan bölge ülkelerine ziyaret gerçekleştiriyor.

Son günlerde Türkmenistan ve Tacikistan başta olmak üzere komşu ülkelerin bazı yetkilileri ile İran yetkilileri arasında görüşmeler ve oturumlar gerçekleşmiştir. Fars Körfezi havzasında İran'ın güney komşuları da gönderdikleri mesajlarla İran ile ilişkilerini güçlendirmeye hazır olduklarını deklare etmişlerdir. Bu doğrultuda, İran ve Suudi Arabistan heyetleri arasında ilişkilerin yeniden başlaması için görüşmeler başlamış ve yanlış anlaşılmalar kısmen giderilmiştir.

Tahran, komşularıyla en iyi münasebetler kurma peşindedir.  İran Dışişleri Bakanı'nın Maskat ve Doha'ya gerçekleştirdiği ziyaret, bu münasebetlerin korunması ve güçlenmesi adına önemli bir gelişmedir. Umman ve Katar, birçok bölgesel konularda İran ile yakın işbirliği içinde olup, pratik eylemlerde bulunmuşlardır. Her iki ülkenin yaklaşımları, özellikle nükleer anlaşmanın korunması gerektiği noktasında Tahran'ın görüşlerine yakın olmuştur. Umman ve Katar yetkilileri, İranlı mevkidaşlarıyla görüşmelerinde tüm ülkelerin nükleer anlaşmaya tam şekilde uymaları gerektiğini deklare etmişlerdir.

Geçen hafta İran Dışişleri Bakanı, Tahran’a gelen Türkmenistan heyeti ile bir görüşme gerçekleştirdi. İran Dışişleri Bakanı Emir Abdullahiyan, dün akşam Türkmenistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Özel Temsilcisi ve beraberindeki heyet ile bir araya geldi. Türkmenistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Serdar Berdimuhammedov, özel temsilci olarak Türkmenistan heyetinin başında Türkmenistan Cumhurbaşkanı’nın Tahran ziyaretinin hazırlıklarını yapmak üzere Tahran'a geldi.

Türkmen yetkili İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile görüştü. Görüşmede iki taraf; ekonomi, ticaret, enerji, ulaşım ve transit alanlarında ortak işbirliğini ele aldı. Ayrıca, Türkmenistan Cumhurbaşkanı'nın yakın zamanda İran İslam Cumhuriyeti'ne yapacağı ziyarete ilişkin olarak, bu görüşmede ziyaret sırasında imzalanacak belgeler masaya yatırıldı. Afganistan'daki mevcut durum da dahil olmak üzere bölgesel meseleler, İran Dışişleri Bakanı ile Türkmenistan Devlet Başkan Yardımcısı arasında ele alınan diğer başlıklardı.

Görüşmede Türkmenistan Devlet Başkan Yardımcısı, İran İslam Cumhuriyeti ile ikili ilişkilerin önemini ve iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde Karma Ekonomik Komisyonun rolünü vurguladı.Serdar Berdimuhammedov; iki ülke arasında ulaşım, teknik ve mühendislik hizmetleri, elektrik, petrol ve gaz alanlarında işbirliği için çok iyi kapasiteler olduğunu belirtti.İki ülke arasındaki birçok tarihi ve kültürel ortaklıklardan yola çıkarak taraflar ilişkilerin eyaletler bazında da geliştirilmesi gerektiğini vurguladılar.